Bir süre önce WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) hayalet ağlar ile mücadele etmek ve denizlerin plastiğe boğulmasını durdurmak için hükümetlere, av aracı tasarımcılarına/teknoloji uzman ve üreticilerine, balıkçılara ve halka çağrıda bulundu ve tüm tarafları ve ülkeleri yeni bir “Küresel Plastik Sözleşmesi” için imza vermeye davet etti. Bu davet bireysel karşılığını buldu ve kısa sürede dünya çapında 2 milyon imza sayısına ulaştı.
Bu çağrı aynı zamanda 67 ülke ve 30 uluslararası şirket ve sivil toplum örgüt tarafından da destekleniyr artık. Asya kıtasından Filipinler, Vietnam, Güney Kore, Sri Lanka gibi ülkeler, bütün Afrika ülkeleri, bütün Avrupa Birliği üyesi ülkeler, Pasifik ülkeleri, ve Latin Amerika’daki birçok ülke küresel bir anlaşma konusunda destek çağrısında bulunuyor.
WWF, hayalet ağlar ile mücadele etmek ve denizlerimizin plastik içinde yüzmesini durdurmak için hükümetlere, av aracı tasarımcılarına/teknoloji uzman ve üreticilerine, balıkçılara ve halka çağrıda bulunuyor: "Bu küresel bir sorun: yeni bir Küresel Plastik Sözleşmesi oluşumunu destekleyerek hep birlikte hareket etmeliyiz. Her yıl yaklaşık 8 milyon plastik denizlere karışıyor! Hayalet ağlar olarak bilinen, terk edilmiş, kaybolmuş ya da atılmış balık ağları. Bu atıklar deniz tabanını kazımakta, denizaltındaki yabani hayvanların kapana kısılmalarına ve boğulmalarına neden olmakta, denizcilik ve balıkçılık ekonomisini tehlikeye atmakta. Küresel olarak, deniz memelilerinin %45’i, deniz kuşlarının %25’i ve tüm deniz kaplumbağası türleri hayalet ağlar da dahil olmak üzere denizel atıklardan etkilenmiş durumda. Tüm dünya liderlerine çok geç ol madan harekete geçmeleri için çağrıda bulunuyoruz! Plastik kirliliğine hayır."
WWF sayfasında yer alan çağrı ve dilekçeyi imzalamak için tıklayınız.
Sayfada yer alan dilekçe şu şekilde:
"Sayın Murat Kurum
T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanı
Araştırmalara göre, denizlerimizde giderek artan plastik kirliliği alarm verici düzeydedir. Dünya genelinde her yıl 8 milyon ton plastik atık denizlere karışmaktadır. Bu sorun çok uzun yıllar görmezden gelindiği için, denizlerimizde şimdiden 150 milyon ton plastik bulunduğu tahmin edilmektedir.
Bu küresel krizi durdurmak için denizlerimizdeki plastik kirliliğine karşı bir uluslararası sözleşmeye acil ihtiyaç vardır. Denizlerdeki plastik kirliliğinin, insanın sağlık ve esenliği üzerinde olduğu kadar geçim kaynakları üzerinde de ciddi etkileri söz konusudur. Aynı zamandabalıklar, deniz kaplumbağaları, mercan kayalıkları, balinalar, su kuşları ve daha pek çok canlı türünün yaralanmasına, ölmesine ya da yok olmasına neden olan plastik atıklar denizlerdeki doğal yaşamı da tehdit etmektedir.
Plastik kirliğinin bugün ulaşmış olduğu tehlikeli boyutta bütün ülkelerin payı vardır. Bu nedenle her ülke, çözümün de bir parçası olmalıdır. Türkiye, “Sıfır Atık Programı” ve plastik poşetlerin ücretlendirilmesi uygulaması ile küresel çevresorunlarının çözümünde oynayabileceği kritik rolün güzel örneklerini sergilemiştir. Ülkemiz, şimdi de denizlerdeki plastik kirliliğini durdurmak için uluslararası bir sözleşmenin şekillendirilmesinde öncü bir rol oynama şansına sahiptir.
Bu nedenle bizler, 2030 yılına kadar denizlerimizdeki plastik kirliliğini durduracak, küresel ölçekte, bağlayıcı yeni bir Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’nin düzenlenme sürecine Türkiye’nin de öncülük etmesini ve denizlerimizde en fazla bulunan 10 tek kullanımlık plastik ürünün çöpe dönüşmeden kaynağında durdurulmasını amaçlayan Avrupa Birliği Tek Kullanımlık Plastik Direktifi’nin ülkemizde de uygulanmasını talep ediyoruz. Sözkonusu Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’nde;
- Üye ülkelerin her birinde plastik kirliliğinin azaltılması yönünde güçlü hedeflerin yer almasını ,
- Bu hedeflere ulaşabilmek için her ülkenin bir ulusal eylem planı hazırlamasının zorunlu kılınmasını diliyoruz.
Ayrıca, özellikle denizlerdeki hayatı tehdit eden mühim ve zararlı bir plastik kirliliği kategorisine daha, hayalet ağlara dikkatinizi çekmek istiyoruz. Bildiğiniz üzere hayalet ağlar onlarca yıl boyunca denizel türleri öldürmeye devam ederek birçok farklı türü ve habitatı etkilemekle kalmıyor, balıkçılık sektörü için olumsuz ekonomik etkilere de yol açıyor. Yukarıda bahsi geçen küresel sözleşme, özellikle karasal kirlilik kaynaklarını kapsamakla birlikte hayalet ağların bir parçası olduğu deniz kaynaklı kirliliğin de önüne geçebilir.
Hepimiz için ortak bir mesele olan plastik sorununun ancak güçlü ve uyumlu küresel çabalarla çözülebileceğine inanıyor ve denizlerimizin plastikten arındırılmasında ülkemizin liderlik rolü üstlenmesi için gereğini saygılarımızla arz ediyoruz."