Tayvan, Çin'in güneydoğu kıyısında anakaraya 160 km uzaklıkta bir ada konumunda. bu adanın tarihi MÖ yıllara dayansa da modern bilinen tarihi 17. yüzyılda başlıyor. 1624-1661 yıllarında Hollanda sömürgesi olan ada bu tarihlerden sonra, Qing Hanedanı'nın yönetiminde Çin'in kontrolü altına girdiği biliniyor. Tayvan 1895 yılında, Çin-Japon savaşını Japonya'nın kazanması üzerine Japonya kontrolüne bırakıldı.
Çin ise 1927'den beri süren bir iç savaş ile uğraşıyordu ancak 2. Dünya Savaşı öncesinde 1937 - 1945 arasında bu savaş askıya alınmış ortak düşman Japonya'ya karşı savaşılmıştır. 1945 yılında 2. Dünya Savaşı'nın bitmesi ile Çan Kay Şek liderliğindeki milliyetçi hükümet güçleri ile Mao Zedong'un Komünist Partisi arasında savaş yeniden kızıştı. 1947'den sonra ise Mao önderliğinde Çin Komünist Partisi üstünlüğü ele almaya başladı. 1949 yılında ise artık ülkenin neredeyse tamamı ÇKP eline geçmişken 10 Ekim 1949'da Pekin başkentliğinde Çin Halk Cumhuriyeti ilan edildi.
2 Milyon'a yakın Milliyetçi Çinliler ise Aralık ayına gelindiğinde küçük bir şehirde sıkışmış durumdayken 7-10 Aralık arasında Tayvan ve yakınlarındaki adalara kaçtı. Aslında Tayvan'da 8 milyona yakın kişi yaşamasına rağmen göç eden özellikle silahlı birlikler sayesinde Çan Kay Şek sürgünde bir hükümet kurdu ve Çin Cumhuriyeti'nin devam ettiğni duyurdu. Böylece artık Pekin merkezli Çin Halk Cumhuriyeti ve Tayvan merkezli Çin Cumhuriyeti birlikte var olmaya başladılar. 1950 yılında Çin Halk Cumhuriyeti'nin Tayvan'ı işgali bekllenirken ABD bu işgale karşı taraf olmayacağını duyursa da 6 ay sonra Kore Savaşının başlamasıyla ABD Komünist yayılmayı engellemek içn Tayvan Boğazında askeri varlık bulundurmaya ve Tayvan'ı korumaya başladı.
Ayrıca Sovyetler Birliği haricinde uluslararası alanda Çin Komünist Partisi meşru temsilci olarak kabul edilmedi, Çin’in resmi ve tek hükümeti olarak tanınan Çan Kay Şek iktidarı, Çin adına Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde de bulunuyordu. Ancak iki hükümetin temsil ettiği ve yönettiği nüfus arasında büyük bir fark bulunuyordu, Tayvan'da 10 milyon nüfus bulunurken, Çin anakarasında 650 milyon kişi yaşıyordu. Bu durum nedeniyle ülkeler ilişkilerini zamanla Pekin merkezli Çin Halk Cumhuriyetine kaydırmaya başladılar.
Tayvan'da Taipei merkezli Çin Cumhuriyeti ise giderek temsil ve tanınma gücünü kaybetti ayrıca Çin Halk Cumhuriğyeti Tek Çin ilkesi nedeniyle ve Tayvan'ı kendi toprakları olarak görmesi nedeniyle Tayvan'ın dünya ülkeleriyle diplomatik ilişkiler kurmasına, Birleşmiş Milletler veya diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor yine kendisini tanıyan ülkelerin Tayvan ile diplomatik ilişkilerini kesmesini şart koşuyor.
Bugün için sadece 13 ülke (artı Vatikan) Tayvan'ı egemen bir ülke olarak tanıyor: Guatemala, Honduras, Belize, Paraguay, Haiti, Saint Vincent, Grenadinler, Saint Kitts ve Nevis, Saint Lucia, Tuvalu, Nauru, Palau, Marshall Adaları, Esvatini. Tayvan, Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği Zirvesi (APEC), Asya Kalkınma Bankası (ADB), Dünya Ticaret Örgütü (WTO), Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) gibi uluslararası kurum ve kuruluşlarda "Çin Taipeisi" adıyla yer alıyor.
Dünya'da bilgisayarla, akıllı telefonlar, hatta uçaklardan elektrikli araçlara kadar birçok aygıt ve teknoloji temelini oluşturan mikroçiplerin 3'te 2'sinden fazlasını Tayvan üretiyor. yine Tayvan Yarı İletken İmalat Şirketi "dünyanın en büyük üreticisi" olarak sektörün lokomotifi konumunda, hatta en fazla ihracatını da Çin anakarasına yapıyor.